M|E Medya Ermenek BAĞDAKİ ÜZÜM - Medya Ermenek Medya Ermenek
Facebookta Paylaş

BAĞDAKİ ÜZÜM

Meşe, pırnar, andız ormanıyla kaplı dağın zirvesinde sarp yamaçları yabani dağ keçileri yurt edinmiş. Keçi sürüsünün insani avcılar ile yabani hayvanlardan korunaklı olan bu sarp yerin gizemli koyaklarında şırıl şırıl akan su, yem yeşil ot ve yeni yetişen fidanların taptaze filiz yapraklarına ulaşmaları çok kolaymış. Sanki bir elleri yağda bir elleri balda ve yedikleri önlerinde yemedikleri arkalarında sorunsuz bir hayat sürüyorlarmış. Yaşamları yiyip, içip üremek ve kalan sürede gönüllerince eğlenmekle geçiyormuş. Yabani dağ keçileri belirli sayıdaki dişi keçilere güçlü tekenin hükmettiği en fazla bir düzinelik küçük sürüler/ boyunlar halinde yaşar.

Günlerin birinde sürülere hükmeden iki teke gönüllerince eğlenmek ister. Kara ve ala teke kafa kafaya verip güzel bir plan yaparlar. Yaşam için en uygun mekânın evcil keçilerin otladığı yerde olduğu, buradaki tekelerin gizlenip saklanmadan özgürce hareket ettiği ve daha çok sevilerek yemle beslendikleri için rahat bir yaşamları olduğun düşlerler. Bu durumu yakından tespit için gün batıp hava kararınca korunaklı koyaklarından çıkıp düz ovaya gizlice inerler. Tekeler sessizce ovada yol alırken bir anda üzüm bağının içine dalarlar. Yer gök üzüm salkımı. Orta yerdeki sergi alanında bir dem soluklandıktan sonra üzümleri tevekleriyle birlikte yemeye başlarlar. Dallarından yere sarkan altın sarısı, karagöz habbesi üzümleri çiğnemeden mideye indirirler. Yedikçe yedikten sonra karınların taşıyamaz hale gelen Kara Teke sergi alanına boylu boyuna uzanır. Başı dönmektedir. Biraz sonra Ala tekede oflayarak yanına yatar. Kendinden geçmek üzere olan ve gözünü açınca dünya âlem fırfır dönünce dengesin bulmakta zorlanan Kara Teke mırıldanırcasına; “-Teke gardaş. Ben seni bi kara, bi de beyaz görüyom. Bana bi haller oluyor. Sen beni nasıl görüyorsun, iyimisin?” der.

Ala Teke cevaben; “Kara gardaş, ben seni heç görmüyom. Yediğimiz üzümlerin keyfini çıkarmaya bak. Desene üzüm meyinden kafayı bulduk.”

Kara Teke; “Ne kafa bulması. Güzel güzel eğleniyoz, Vaktin keyfini çıkaralım.”

Ala Teke; “Haklısın, bu yediğimiz üzümler var ya, bir nimet. Öyle bir nimet ki; birinci salkımı yersen vücuda yarar, ikinci salkımı yemek, makul karar, üçüncü salkımı yemek, kafayı sarar, dördüncü salkımı yemek, mal sahibine zarar. Beşinci salkımı yemek, plan kurdurup hatır kırdırır, altıncı salkımı yemek, feleğin şaşırtıp kurdun evini sordurur. Kendini topla vakit varken sürümüzün yanını boylayalım. Buralar bize göre değil.”

Ala Tekenin söylemlerine bihaber olan Kara Teke kendini hayal dünyasın da sanıp yıldızlara merdiven kurmakla meşgulken uzaktan gelen avcı köpeklerin sesiyle uyanır.

“ Ala gardaş koş, tehlike yaklaşmakta, tabana kuvvet” deyip hışımla koşmaya başlar. Ormana varınca bir nefes soluklanıp Ala Tekeyi göz ucuyla arar.

“Ala Teke; “Ne güzel bir geceydi. Felekten bir gece çalıp güzelce eğlendik.”

Süleyman YILDIZ

 (Lemos5303)



YAZARLAR SAYFASINA ==>>>
Medya Ermenek Taşeli Edebiyat Güncesi yayınlanan makalelerin içeriği hakkında mali, hukuki, cezai, idari sorumluluğu makalesi yayınlanan yazara aittir.Yayınlanan makale karşılığında yazarlara telif ücreti ödenmez. Yazarlar bunu peşinen kabul etmiş sayılırlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Kuralları
Yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret, küfür, aşağılayıcı, küçük düşürücü, pornografik,
ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici,
yorumların her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluğu yorumcuya aittir.
İsimsiz yazılan yorumlar bir saat içinde sistem tarafından otomatik olarak silinir.

sanalbasin.com üyesidir
Düzenleme | Copyright © 2013-2023 | MedER |Medya Ermenek
BİZE ULAŞIN
ghs.google.com
ghs.google.com