M|E Medya Ermenek BAĞA GÖÇ - Medya Ermenek Medya Ermenek
Facebookta Paylaş

BAĞA GÖÇ

 

Bağ işleri erken başlar Ermenek'te

Sabah olur

Korsun heybeni azığını

Orağını, çükürünü

Kara eşek hazırlanır

Tahtalısı, kışlası

Havuzlusu, Ulupeliti, Pancarcısı

Önünde ineği, elinde keçisi

Varırsın bağa

Bağlarsın eşeği, ineği, kara keçiyi

Bir kucak otu atarsın

Koyulursun bağ işine

 

Bostan evleği, patates evleği

Eğrim evleği

Ülübüsü, darısı için yaparsın göneni

Bostanlar, patatesler ekilir

Görmel fideleri evleklere ekilir

Lahanalar ortasına dikilir

Fesliğanlar tane tane dikilir

 

Otları yolarsın, burmaları burarsın

İşte... Sıra geldi gönene

Çükür ile biri çiziyi açar

Biri tohumu sıra ile atar

Ülübü darı ekilmiş olur

Gönen işi de böylece bitmiş olur

 

Üç gün geçer, on gün geçer

Maldanları doldurursun

Çapalarsın avarları

Bostanları yatırır

Ülübünün dikersin çalısını

 

Bağa göç zamanı gelmiştir

Bağ evleri sıvanır

Sekiler ak toprakla sıvanır

Arıklara verilir sular

Omuzunda kürekli sucular

Havuzlu, arık kenarı, tahtalı

Kışlalı, Ulupelit’i

Sürerler suyu

Öttürürler

Bazan düdük, bazan türküyü

 

Yataklar, yorganlar sarılır

Çaput çullar, kilimler

Unu, yağı, tenceresi, tavası

Lambası, feneri, gazı fitili

İneği, keçisi, tavuğu, kedisi

Göçüverirsin canım bağlara

 

Akşam olur sekilerde yatarsın

Gökte ay ve yıldız, hülyalara dalarsın

Yaprağın sesini ya da baykuşun

Ya da sararıp düşen elma sesini

Uyuya kalırsın

İşte o bağ evinde

 

Ekmek bitti

Bir leğen hamur yuvrulur

Huu sesleri ile komşular çağrılır

Bugün sana, yarın ona

Bir yığın, yufka ekmek yapılır

Topalaktan sıkma ekmek yapılır

Patatesli, keşli börekleri yapılır

 

Sekide bir kara ocak

Dışı küllü tencere

Ya pilav ya çorba ya ülübü

Masa çatal ayrı tabak yok

Ya sini ya tabla bir de sahan

Tahta kaşık, yufka ekmek

Gerisi ne lazım

 

Çamaşır makinası ütüsü

Elektrik yok ki...

Korsun kazanı, yakarsın ateşi

Tokuçlarsın, burarsın, sıkarsın

Deterjan bilmezdik

Ya küllü su  ya da Kilis sabunu

 

Haftada bir gün, su sırası gelir

Sularsın avarı

Bazan gece, bazan gündüz

Doldurursun kuyunu

Bostanı eğrimi olmaya başlar

Sararmaya başlar

Elması bal erikler

 

Ekinler olur, düvenler koşulur

Düvene binmesi ne de hoş olur

Yığarsın harmanı orta yere

Beklersin yaba ile sabah yelini

Savurursun harmanı

Samanı bir yere buğdayı bir yere

Saman hararlara basılır

Samanlık saman dolar

Kışın, hayvanlar yesin diye

 

Anam alır gözeri ya da babam

Çalkalarlar buğdayı

Kutu ile ölçerler

Beş on kile buğdayı

Değirmenci Mehmet'te

Un, bulgur, düğürcük olur

Kışlık yiyecek

Böylece hazır olur

 

Harmanı çapası avarı derken

Olmaya başlar

Bostanı eğrimi ülübüsü

Ağaçlarda çekirdek elması

Ekin elması

Ekşisi, tatlısı, kil elması

Ballanır erikler, cız eriği, bal eriği

Yok, bizim bağlarda goldeni, stargini

Papaz eriği

 

Bağlarda günler böyle başlar

Bağırsın huu diye

Toplanı verir komşular

Sekilere serilir çaput çullar

Köşe başılar etrafında yaylanır

Boncuklu tülbentler, oyalı yazmalar

Kirmanlarda dönen yünler ip olur

 

Batırmanın zamanı gelmiştir

Kırmızı eğrimler, bostanlar

Tencerede haşlanır, karalahanalar

Dibekte dövülür

Kendirler, ya cevizler

Fesleğenli batırık

Hazır olur, tepside

 

Sininin etrafına dizersin

Eğrim ile bostanı

Lahanası, kaşığı, acı biberi

Batırığı yersin, içersin suyunu

Bir tepsi medeş üzüm

Toplanır baranadan

Darısı da tencerede haşlanır

 

Salıncaklar, cıngırıklar kurulur

Cevizler olmaya başlar

Oyma olur gıli olur

Bir bakarsın sırıklarla çırpılır

Bal yemişler, arabı, fesleğeni

Dallarda olmaya başlar

Çengel ile eğersin

Toplanır bal yemişler

 

Cevizi, elması, avarı derken

Üzümler salkım salkım sallanır

Şehranalar hazırlanır

Üzümler küfelerde toplanır

Pekmez toprağı hazırdır

Çiğnenir üzümler

Şıralar şerbet olur

Kazan,  ağda, ocakta

Şerbet olur, pekmez olur

Köpükleri savrulur

İçilir köpükler

Bandırması yapılır, dökülür palizeler

 

Ermeneğin bağlarına

Yavaş yavaş güz gelir

Gök eğrimler kesilir

Hevenklere dizilir

Sararır her yer, gazel olur topraklar

Başlamıştır, bağ bozumu Ermenek’te

 

Bağlar sana git der gibi

Yüklenir yataklar

Çitler sürülür, ekilir topraklar

Elveda edersin

Bir başka bahara kadar

 

Ey Ulupelit, kışla, tahtalı

Havuzlusu, arık kenarı, pancarcısı

Omuzunda küreği ile gezen

Sucusu, elinde sipsisi

Eşeği, katırı, ineği, keçisi

 

Yassıkaya bir başkadır

Sabahı, ikindisi

Bağlara göç, anlatmakla bitmez

Anılara sayfalar yetmez

Elveda diyoruz

Elveda

Geri gelmeyen anılara

                         2002 Eylül

                    Em. Öğrt. Ali Niyazi ŞENOL

YAZARLAR SAYFASINA ==>>>
Medya Ermenek Taşeli Edebiyat Güncesi yayınlanan makalelerin içeriği hakkında mali, hukuki, cezai, idari sorumluluğu makalesi yayınlanan yazara aittir.Yayınlanan makale karşılığında yazarlara telif ücreti ödenmez. Yazarlar bunu peşinen kabul etmiş sayılırlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Kuralları
Yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret, küfür, aşağılayıcı, küçük düşürücü, pornografik,
ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici,
yorumların her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluğu yorumcuya aittir.
İsimsiz yazılan yorumlar bir saat içinde sistem tarafından otomatik olarak silinir.

sanalbasin.com üyesidir
Düzenleme | Copyright © 2013-2023 | MedER |Medya Ermenek
BİZE ULAŞIN
ghs.google.com
ghs.google.com