M|E Medya Ermenek TOROS DAĞLARI - Medya Ermenek Medya Ermenek
Facebookta Paylaş

TOROS DAĞLARI


Bir dağlar ülkesidir memleketim

Doğudan batıya

Kuzeyden güneye

Dağları vardır

Tek tek

Sıra sıra

Her birinde yaşanmış

Onca tarih

Onca hatıra

Ve yine de

Onların arasında

Toroslar gelir ilk hatıra

Toroslar

Bir zincir gibi uzanan sıra dağlar

Yüzlerce dağ

Dizilmiş birbiri ardı sıra

Yan yana, uç uca

Yaslanmışlar birbirinin sırtına

Bölük bölük

Tabur tabur

Tümen tümen

Yenilmez bir ordu gibi

Uzanır

En doğudan en batıya

Demir Kazık tepesi

Torosların görkeminin simgesi

Bir bayrak gibi dikilmiş en yükseğe

Selam verir oradan

Bir yanda Anadolu’nun kalbine

Bir yanda Akdeniz’e

Bey Dağları, Akdağlar, Geyik Dağları

Her biri büyük Torosların parçaları

Bolkar Dağları, Aladağlar uzanır

Birkaç yiğit göğe ulaşmak için

Medetsiz’e tırmanır

Ve sonra

Doğuya doğru

Nurhak Dağları

Saydığım saymadığım başkaları

Büyük Toros zincirinin halkaları

Kuş uçmaz kervan geçmez kayaları

Belki görürsünüz

Bir alageyik, dağ keçisi

Eski zamanların hatıraları

Uçurumlarda süzülen şahin ve atmacaları

Kızılçamlar örter alçağını dağların

Ulu karaçam ağaçları süsler yüksek yamaçların

Sedir ağaçları Torosların ev sahibi gibidir

Bin yıllık gövdeleriyle anıtsal

Toros yaylalarını bekler

Ardıç ağaçları çıkar tek tük daha yükseklere

Uzaktan görünen dağcılar gibidir

Tırmanırken doruklara

Dragon, Lamas, Berdan, Manavgat Suyu

Seyhan, Ceyhan ve Göksu

Hepsi akar gelir dağlardan, Toroslardan

Ulaşır Akdeniz’e ve Kıbrıs’a

Kavuşturur bir ulusu

Bir köy görünür uzaklardan

Kimsesiz, gariban

Ve kimse yok sanırsınız

Bakınca buralardan

Onlar

Yediden yetmişe

Ekmeğini kazanmaktadır

Taştan, topraktan, ağaçtan

Medet umarlar sadece

Karış karış bildikleri dağlardan

Ve Tanrı’dan

Çubuk Beli, Gülek, Sertavul

Ve daha nice geçitler, beller

Torosların kapısı olur

Kaç bin yıldır kim bilir

Yolcular, kervanlar, ordular

Geçmek için Torosları sağ salim

Dua edip yalvarır usul usul

Belki bir yörük çadırı karşılar sizi

Gökyüzüne süzülürken dumanı isi

Bir devenin boynundan gelen çan sesi

Kayanın başında bir kıl keçisi

Papatyalı bir çayırda zıplayan oğlak

Ya da bir kuzu melemesi

Hepsi, hepsi

Geçmiş atalarından kalan

Bir hayatın nişanesi

Bir yanda Dadaloğlu’nun sesi çınlar kulaklarda

Bir yanda Karac(a)oğlan’ın türküsü duyulur uzaklardan

Dağların, kayaların, ulu ağaçların

Vardır anlatılan bir efsanesi

Bir kavala üfleyen çobanın nefesi

Bir kadının okuduğu ağıt

Ya da bir mani sesi

Torosların bin yıllık hikâyesi

Toroslar

En büyük kalesidir memleketin

Geçit vermez düşmana

Her doruk bir burç olur dikilir

O dağlar

Vatana

Gövdesiyle bir ulu siper

Ve o dağlarda her insan

Bir nefer

Her ev, her çadır

Son ocak gibi tüter

Ey Toroslar, Toroslar

Dumanın var, rüzgârın var, karın var

Kekliğin var, geyiğin var, arın var

Geçit vermez bellerin var, yarın var

Senin her gönülde ayrı yerin var

Ey Toroslar, Toroslar

Sende

Bütün memleketin ruhu var

 

Prof. Dr. Hacı KURT


Foto: Ulvi Öztürk-Teşekkür Ederiz.

YAZARLAR SAYFASINA ==>>>
Medya Ermenek Taşeli Edebiyat Güncesi yayınlanan makalelerin içeriği hakkında mali, hukuki, cezai, idari sorumluluğu makalesi yayınlanan yazara aittir.Yayınlanan makale karşılığında yazarlara telif ücreti ödenmez. Yazarlar bunu peşinen kabul etmiş sayılırlar.

1 yorum:

  1. Bu dağlar bu kadar güzel anlatılır.kalemine sağlık.

    YanıtlaSil

Yorum Kuralları
Yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret, küfür, aşağılayıcı, küçük düşürücü, pornografik,
ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici,
yorumların her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluğu yorumcuya aittir.
İsimsiz yazılan yorumlar bir saat içinde sistem tarafından otomatik olarak silinir.

sanalbasin.com üyesidir
Düzenleme | Copyright © 2013-2023 | MedER |Medya Ermenek
BİZE ULAŞIN
ghs.google.com
ghs.google.com