M|E Medya Ermenek OYUKLU YAYLASININ ERMENEKLİ ÇERÇİCİLERİ - Medya Ermenek Medya Ermenek
Facebookta Paylaş

OYUKLU YAYLASININ ERMENEKLİ ÇERÇİCİLERİ

Rahmi Yıldırım, 1 Temmuz 1943 tarihinde Antalya, Gazipaşa, Macar köyünde dünyaya gelmiş ve aynı yerde ikamet eder. 1 Eylül 1961 yılında M.E. B. da öğretmen olarak çalışmaya başlayıp, Antalya Ticaret Lisesinden emekli olduktan sonra memleketinde yaşamını sürdürmektedir.

Rahmi Yıldırım öğretmenimizle 2016-2017 yıllarında sosyal medya aracılığı ile tanıştık. Zaman zaman telefon bağlantısı kurarak konuştuğumuz da olmakta tabi ki. 2017 yılında yayınladığım ‘Torosların Yukarısı Ermenek’ adlı kitabımı ilk alanlardan biridir Rahmi öğretmenim.

Rahmi öğretmenimiz bir Gazipaşalı, ancak çocukluk ve gençlik yıllarında özellikle Orta Toroslar, Taşeli yöresinin Akçalı dağlarında bulunan Gazipaşa’nın Macar köyü Oyuklu yaylasında Ermenekli çerçi ve celeplerle çokça karşılaştığı için zaman zaman sosyal medya üzerinde anılarından kısa paylaşımlar yapar. En son yaptığı paylaşımda şunları anlattı.

“1950’lerde Gazipaşa’nın Macar köyü yaylası Oyuklu’ya Ermenekli çerçiler ve celepler gelirdi.

Bizler o çerçi ve celeplerden çok şeyler öğrendik. Çerçiler ve celepler bize diğer yerlerden haberler getirirdi. Ermenek yemeklerini özellikle ‘batırmayı’ vb onlardan öğrendik. Çerçiler biz çocuklara o zamanlar masal ve hikâyeler de anlatırlardı. Çerçiler ve celepler bir nevi kültür elçileri, aynı zamanda bizim halk doktorumuzdu.

Biz davar, koyun, sığır, vs mallarımızı celeplere satardık. Velhasıl biz parayı 1950’lerde yaylalarda Ermeneklilerden kazanırdık.

Onlar çalışkan ve kanaatkâr ve dürüst insanlardı.

Çerçiler yaylamıza geldiklerinde ise bir sekiye sergisini açardı. Köylülere derdi ki;

Çerçi geldi çerçiiiiiii

Aynalarım, iğnelerim.

Taraklarım var.

El değmemiş basmalarım var.

Tak tak helvalarım var.

Sonra ben yoktum alamadım.

Para bulamadım.

Gelinim almışta ben alamadım, demeyin!

Haydi, çerçi geldi çerçiii…

Bizde serginin başında toplanır, konuşur alışveriş yapardık. Para bulamazsak aldığımız malın yerine bizdeki maldan yün, kıl, deri, yağ, peynir, vs verirdik.”

Bizlerinde çocukluğumuzun alış veriş merkeziydi çerçiler. Rahmi öğretmenize bir nazire yapmak için çerçi adlı şiirimi ekliyorum.


ÇERÇİ

*

Çerçi açar sergisini,

Ekler mala vergisini,

Elindeki dergisini,

Açar okur çerçi amca.

*

Taşralıyız kaderimiz,

Parasızlık kederimiz,

Kaçadır ki ederimiz,

Yazar borca çerçi amca.

*

Müşteriler gelir bakar,

Kesin çıkar iki sakar,

Ayağını mala çarpar,

Kızar çokça çerçi amca.

*

Taktak helva bir çuvalda,

Eksik kalır tadı balda,

Yetişmez ki o da dalda,

Kırar durur çerçi amca.

*

Kazancıdır elli atmış,

Mallarını az çok satmış,

Yükünü toplayıp katmış,

Yürür gider çerçi amca.

*

Özbekoğlu daldın yine,

Helva yersin erir mine,

Çok fırça sür dişlerine,

Söker gider çerçi amca.

*

08.01.2022

Durmuş Ali ÖZBEK

-----------

Resim: http//www kaybolan meslekler.com'dan alınmıştır.


YAZARLAR SAYFASINA ==>>>
Medya Ermenek Taşeli Edebiyat Güncesi yayınlanan makalelerin içeriği hakkında mali, hukuki, cezai, idari sorumluluğu makalesi yayınlanan yazara aittir.Yayınlanan makale karşılığında yazarlara telif ücreti ödenmez. Yazarlar bunu peşinen kabul etmiş sayılırlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Kuralları
Yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret, küfür, aşağılayıcı, küçük düşürücü, pornografik,
ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici,
yorumların her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluğu yorumcuya aittir.
İsimsiz yazılan yorumlar bir saat içinde sistem tarafından otomatik olarak silinir.

sanalbasin.com üyesidir
Düzenleme | Copyright © 2013-2023 | MedER |Medya Ermenek
BİZE ULAŞIN
ghs.google.com
ghs.google.com