HAYATIMIZDA BORÇLULUĞUN YERİ-1

       

 …SEVGİ ZİNCİRİ…  

“Bismillâhirrahmânirrahîm” 

Bu yazının Kendiniz için değerli olduğunu biliyor muydunuz? 

HAYATIMIZDA BORÇLULUĞUN YERİ-1 

Bizler ve canlılar yaşadığımız sürece bir şeylere muhakkak ihtiyaç duyacağız, elde etmek için de mücadele edeceğiz yani ihtiyaç olanı bir türlü sağlamamız lazım. 

Hayat şartlarımızın dar dönemeçlerinde ek bir yardıma ihtiyacımız olur. Çevremizde güvenimizi kazandır-dığımız insanlara ihtiyaçlarımız için kısa zamanlı yardım talebinde bulunuruz. 

Bir öneri; nasıl olsa bana güveniyor diye o an ki ihtiyacınızdan fazlasını almayın (tabi ki, kredi kartları içinde geçerli, maaşınızın yarısından fazla da harcama yapmayın, kartta size borç veriyor). 

“Yerine koyamayacak kadar kazanamıyorsan harcama yapmayacaksın.” Mehmet Bozdağ 

 Ödeyebilecek, sizi mahçup etmeyecek miktarda borç alınız. Borç verecek olursak da tanıdığınız kişinin gelir durumunu göz önünde bulundurarak, geri ödemesi kolay olacak şekilde vermemiz gerekli. Güvenip de nasıl olsa alırım diye fazla verirseniz kişi de ödemede güçlük çekerse o kişinin suçu ne? Önce hatayı kendimizde aramamız gerekli. 

Bir esnafın dükkânında borç ile ilgili okuduğum tekerlemeyi aktarıyorum: 

Veresiyeyi (lütuf) ikram sanıp borca sarılma, 

Sonra bir gün istenecek sakın darılma, 

Veresiye (borç) veremem, arkanızdan gelemem, 

Arasam da bulamam, bulsam da alamam.  

İnsanları tamamen tanımadan hissiyatlarınızın kurbanı olup hemen güvenmeyin. Tatlı sözlerine, acıklı yüzüne, aldanmayın. Sizin iyi niyetli biri olduğunuzu biliyorlar ki size geliyorlar.  

Nasıl ki caddelerdeki dilenciler herkesten değil de, belirli kişilerden para isterler, önce yüzlerine bakarlar, mülayim yumuşak yüzlü kişileri tercih ederler. Bu insanlar insan sarrafı olmuş kişilerdir, kimin verip vermeyeceğini iyi bilirler. 

Hayırlı cumalar dileriz sevgilerimizle güzel insanlar 

Medya Ermenek Yazarları Bu Sayfada Yer Almaktadır.

Bu Sayfanın Tıklanma Sayısı

Kaç Bilgisayar Üzerinden Giriş Yapıldı